Şirketinizi ve İtibarınızı Siber Tehditlere Karşı Koruyun!
Siber saldırılar; küçük işletmeler, yerel yönetimler, sağlık, finans gibi her türlü alandaki kurumlar için büyük bir tehdittir. Saldırıların sonuçlarıyla artan zararlara karşın birçok kuruluş hâlâ ilgili riskleri yeterince dikkate almamaktadır. Ancak bir siber saldırının tüm organizasyon için yıkıcı ve uzun süreli sonuçları olabilmektedir. Özellikle Covid-19 salgını ile artan evden çalışmanın yaygın olduğu bu dönemde, siber güvenlik önlemlerini gözden geçirmek son derece önemlidir. Ülkemizde de 6698 sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanunu kapsamında tüm verilerin ve gizliliğin korunmasına yönelik düzenlemeler yer almaktadır.
Siber Suçlar Şirketinize Ne Gibi Zararlar Verir?
Siber suç, bir işletmeyi birçok yönden etkileyebilir. Saldırı, bilgisayarlarınızda depolanan elektronik verilerin kaybına neden olarak kayıtlarınızı hasarlı ve kullanılamaz hale getirebilir.
Güven, herhangi bir ortaklığın veya müşteri ilişkisinin en önemli ve en kırılgan yönüdür. İtibarınızın zarar görmesi sonucunda güven kaybı oluşur. Herhangi bir PR krizinde olduğu gibi, bir siber saldırı da marka imajınızı zedeleyerek kötü sonuçlar yaratabilir. Örneğin, fidye yazılımlarının sisteminize bulaşması dosyalarınıza yeniden erişebilmek için şantaj yoluyla sizden para talep edilmesi sonucunu doğurur. Bunun gibi sebeplerle şirketlerin kaybettiği itibarları dolayısıyla hisse değerleri düşer. Bu da şirketin potansiyel olarak genel değerlendirmesini etkiler. Çevrim içi mağazanız, saldırılar sebebiyle çevrim dışı olursa müşteriler sipariş veremez veya ürün satın alamaz. Bu da gelir kaybına yol açar.
Büyük bir veri ihlalinin sonucunda şirket imajını korumak, ortaklar ve müşterilerle iletişimi yönetmek, yasal eylemlere hazırlanmak için yoğun bir şekilde halkla ilişkiler çabalarını finanse etmek gerekebilir. Bu da ek bir maliyet yaratır. Saldırı sonucunda, BT çalışmaları büyük olasılıkla durma noktasına gelir. Çalışanların, yoğun çalışma temposu ile bu alana kanalize olması verimliliğin düşmesine neden olur.
Yasal yükümlülükler ve para cezalarının yanı sıra şirketler, etkilenen müşteriler ve ortakları tarafından açılan davalar ile karşı karşıya kalabilir. Böyle bir durumda saldırıya ortak olmadığınızı, sistemlerinizin mevcut son teknolojiye göre güvenliği sağladığını ve personelinizin tüm uygun prosedürleri izlediğini kanıtlama sorumluluğu size aittir.
Şiddetli bir siber suç, şirketleri durma noktasına getirebilir. Oluşan verimlilik kaybı ve biriken maliyetlerin etkisi gibi birçok etken birleştiğinde iş sürekliliğini tehdit edebilir.
Fidye Yazılımı Tehdidi Nasıl En Aza İndirilir?
Saldırılar artık her büyüklükteki kuruluşu etkileyebilmektedir. Özellikle beklenmedik maliyetleri karşılayacak kaynaklara sahip olmayan küçük ve orta ölçekli işletmeler bu saldırılardan daha fazla zarar görebilir. İşletmenizi korumanın en iyi yolu kolay bir hedef olmaktan kaçınmaktan geçer. Sorunsuz iş operasyonları için siber güvenliğin sürdürülmesi gereklidir ve iyi oluşturulan bir güvenlik duvarı, siber saldırıları uzak tutmaya yardımcı olur.
Tüm bunlar için ulusal ve uluslararası 10 binden fazla müşteriye hizmet sağlayan, %100 yerli siber güvenlik şirketimiz ile iletişime geçebilirsiniz. Berqnet siber güvenlik uzmanları, şirketinize en uygun firewall cihazını belirlemek için uzman iş ortaklarıyla birlikte gerekli incelemeleri yapar ve işletmenizin ihtiyaç duyduğu siber güvenlik ürününü size önerir. Siz de Berqnet ile siber saldırılara karşı işletmenizin geleceğini güvence altına alabilirsiniz.
İşletmenizi ve İtibarınızı Siber Tehditlere Karşı Korumak İçin Berqnet Firewall Teklifi Alın
Oltalama ve Fidye Saldırılarının Hedefinde Kimler Var?
Başlıkta sorulan sorunun kısa cevabı, herkestir. Her kuruluş ve her insan olası bir fidye yazılımı ve oltalama saldırısının hedefi olsa da bazı kişi ya da kurumların bir siber saldırıya yakalanma olasılığı diğerlerinden daha yüksektir. Akademik kuruluşlar, özellikle kolejler ve üniversiteler fidye yazılımı hedeflerinin başında gelmektedir. Yüksek ağ dosya paylaşımları ve daha küçük BT ekiplerine sahip olmaları; özellikle eğitim kurumlarını savunmasız hale getirmektedir.
Devlet kurumları ise başka bir ana hedeftir. Carnegie Mellon Üniversitesi Yazılım Mühendisliği Enstitüsünden CERT Bölümü kıdemli araştırma bilimcisi Alexander Volynkin, bu tür kurumların verilerini kurtarmada daha aciliyet duygusuna sahip olduklarını ve bu nedenle baskı altında fidyeyi ödemeye daha istekli olabildiklerini belirtmiştir.
Küçük ve orta ölçekli işletmeler, yani KOBİ’ler, saldırılara maruz kalma riskleri her açıdan çok daha yüksek olan önemli hedeflerdir. Zira bu işletme sahiplerinin siber güvenlik alanındaki yetersiz bilgi seviyesi ve siber suçlara karşı alınmayan güvenlik önlemleri KOBİ’leri saldırılara çok daha açık ve savunmasız hale getirmektedir.
Saldırılar sağlık, enerji, perakende, finans gibi sektörlerde de yoğun olarak izlenmektedir. İçerdiği çok sayıda veri nedeniyle insan kaynakları departmanları da saldırıya oldukça açık birimlerdir. Kısacası saldırıların kapsamı, bir öğrenciden bir şirket yöneticisine kadar genişleyebilir.
Fidye yazılımları günümüzde en sık kullanılan siber saldırı biçimidir. Fidye yazılım suçluları, ödeme olasılığını artırmak için veri hırsızlığından yararlanmaktadır. Siber saldırılar giderek artarken, IBM Security'den X-Force, araştırılan olayların %35'inin saldırıdaki güvenlik açıklarından kaynaklandığını tespit etmiştir. Özellikle bazı uygulamaların, bu saldırılara karşı çok etkili çözümler sunduğu bilinmektedir. Bir fidye yazılımı saldırısı durumunda güçlü güvenliğe ve iyi korunan yedeklemelere sahip olmak, en kötü senaryolardan korunmanıza yardımcı olur. Bu açıdan Logo Siber Güvenlik ve Ağ Teknolojileri’nin geliştirdiği Berqnet firewall cihazı, ağ akışınızı denetleyerek kurumunuzu ve sizi farklı ağlardan gelebilecek kötü yazılımlara karşı korur. Bir siber suç dolayısıyla zarar görmenizi engelleyerek etkin koruma sağlar.
22 Haziran 2021