Ne Aramıştınız?

Kişi ve Kurumlar İçin Siber Tehditlere Karşı Güçlü Savunma

Teknoloji ve internet çağının hızla gelişmesi, kurumlar açısında dijital dönüşüme ayak uydurmayı zorunlu hâle getirmiştir.

İçerik Başlıkları
siber tehdit

Özellikle COVİD-19 salgınının da etkisiyle uzaktan çalışma yöntemi yeniden en gündemde olan konuların başında yer alırken uzun vadede bir norm hâlini alacak gibi gözüküyor. Yaşanan bu gelişmelerin sonucunda ise dijital veri paylaşımı da her geçen gün artış göstermeye devam ediyor. Bunların yanı sıra dijital mecrada işlenen suçlar katlanarak artış gösterirken kurumlar için siber güvenlik konusunda bilinçli olmak ve önlem almak artık bir zorunluluk olmuştur. Bugün kurumların ya da kişilerin verilerinin korunabilmesi için siber güvenlik hiç olmadığı kadar önemli bir konuma taşınmıştır.

Bilişim teknolojilerinin korunması, markaların ve şirketlerin dijital dönüşüm süreçlerinde en hassas konuların başında yer alıyor. Siber güvenlik cihazları sayesinde verilerinizin yanı sıra iş süreçlerinizin de bir uçtan bir uca korumasını detaylı bir şekilde sağlayabilirsiniz. Verilerin ve iş süreçlerinin, olası herhangi bir riskle karşılaşmadan güvenliğini sağlamış olmak, veri kaybı ve iş sürekliliğinin kesintiye uğramasını önlerken doğacak ciddi maliyetlerden de korunmanıza neden olacaktır.

Siber saldırıları gerekli şekilde masaya yatırmak için yöneticilerin siber güvenliği BT departmanına özgü bir problem olarak değil, stratejik bir iş problemi olarak değerlendirmesi önemlidir. Ayrıca kişisel verilere yönelik saldırılar yalnızca banka ve kredi kartı bilgilerini ele geçirmekle ilgili olmayıp aynı zamanda ömrünüzün sonuna kadar hayatınızı etkileyebilecek gerekli bilgilere sahip olmakla da ilgili olabilir.

Siber Güvenlik Nedir?

Siber güvenlik kısaca; verileri, ağları, bilgisayarları, uygulamaları ve platformları yetki izni olmayan ya da kötü niyetli saldırılardan korumak için uygulanan teknik yöntemler olarak tanımlanabilir. Bilgisayar korsanları, siber saldırılarla hassas bilgileri ele geçirmeyi, değiştirmeyi, imha etmeyi, kullanıcıların hesaplarından para çekmeyi ya da kurumların normal iş süreçlerini kesintiye uğratmayı amaçlar.

Bir kurum ne kadar büyük ölçekliyse siber saldırılara maruz kalma riski de o oranda yüksektir. Elbette bu durum küçük ve orta ölçekli işletmelerin herhangi bir tehdit altında olmadığı anlamına kesinlikle gelmez. Çevrim içi dünyada varlık gösteren kişiler ve kurumlar, siber saldırıya uğrama tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir. Siber güvenlik kavramı, şirketlerden mobil bilgi işleme kadar uzanan çeşitli mecralar için geçerlidir.

KOBİ’ler İçin Siber Güvenliğin Önemi ve Çözüm Önerileri

Bir işletmenin varlığını sürdürmesi ve büyüme imkânı bulması iyi dünya koşullarında dahi oldukça zor bir süreçtir. Ancak sosyo-ekonomik kriz anlarında bunu başarmak daha da güç bir hâl alır. Özellikle pandemi dönemi bir kere daha kolektif dayanıklılığımızı gözler önüne serdi. Uzaktan çalışmanın yeniden popülerleşmesi ve dijital dönüşüm, pek çok şirketin dayanıklılığını deniyor olmakla birlikte siber saldırıların güçlenmesi için de zemin hazırlamıştır. Sanıldığının aksine bu tehdit sadece ulus devletleri ya da büyük ölçekli şirketleri ilgilendiren bir risk faktörü değildir. Aynı durum küçük ve orta ölçekli işletmeler açısından da aynen geçerlidir. Üstelik küçük ve orta ölçekli işletmelerin, büyük ölçekli şirketlerin kaynaklarından yoksun olmaları nedeniyle, bu türden bir saldırıya daha savunmasız bir şekilde yakalanma ihtimalleri de yüksektir.

KOBİ’ler için alınabilecek bazı güvenlik önlemlerinden söz etmek gerekirse;

  • Yazılımlarınızı güncel tutmayı ihmal etmeyin!
  • Güvenlik uyumluluğunuzu otomatik konuma getirin!
  • Eski donanımlarınızı yükseltin!
  • Verilerinizi her zaman koruma altına alın!
  • Verilerinizi yedeklemek için her zaman bir planınız olsun!
  • Bir VPN kullanın!
  • Bluetooth’unuzu açık bırakmayın!
  • Düşünmeden ve dikkat etmeden bir bağlantıya tıklamayın!
  • Akıllı mobil cihazlarınızı güvenlik altına alın!

İşletmeler ve Kişiler İçin Siber Güvenliğin Önemi

Dijital dünyada var olan her kurum, şirket ya da kişiler siber saldırı tehlikesi altındadır. Böyle bir saldırının sonucunda işletmeler; yasal, maddi ve fiziksel hasarlarla sonuçlanan her açıdan yıkıcı bir durumla karşı karşıya kalabilir. Bunların yanı sıra siber saldırılar, müşteri güveni ve marka itibarı açısından bakıldığında da oldukça can sıkıcı sonuçların doğmasına neden olabilir.

Daha anlaşılır olması açısından bir örnek vermek gerekirse; çok kısa bir süre önce Avrupa’nın lider hava yolu şirketlerinden biri siber saldırı sonucu veri ihlali krizi ile gündemi oldukça meşgul etti. Bilgisayar korsanları, hava yolu şirketinin müşterilerinin iletişim bilgileri bir yana; finansal verilerini ve geçmiş seyahat bilgilerini de ele geçirmeyi başardı. Hava yolu şirketi, veri sızıntısının nasıl gerçekleştiğini tam olarak açıklayamadı ve kullanıcılar açısından kişisel verilerin ifşa edilmesi büyük güvenlik endişesi yarattığı için olay kamuoyunda büyük bir tepki ile karşılandı. Yolcular ise yaşanan bu olayın ardından şirkete 18 milyon sterlin değerinde toplu dava açtı.

Bu örnekten de çok rahat anlaşılacağı gibi siber güvenlik önlemlerinin işletmeler açısından önemi sanılandan çok daha büyüktür. İnternetin artık hayatın her anında yaygın kullanımı ve kişisel verilerin bu kadar yoğun dolaşımda olduğu bir zamanda, özellikle işletmeniz dijital dünyada bir varlık gösteriyorsa bir siber tehdit riskinin olmaması ihtimali çok zayıf bir olasılıktır. Bu yüzden işletmenizin geleceği ve itibarınız için siber güvenlik önlemlerine gereken önemi vermeniz uzun vadede sizi çok büyük sorunlardan koruyabilir. Şirket içi politikalarınızda siber güvenlik konusuna gereken önemi vermediğinizde doğabilecek hukuki ve finansal problemlerin yanı sıra işletme itibarınızda zedelenecektir.

Kısa bir süre önce yayımlanan Dünya Önemli Riskler Raporu'nun verilerine göre; siber tehditler ve veri hırsızlığı en riskli durumlar listesinde ilk beşte yer aldı. Yine yapılan araştırmalara göre; dijital dönüşüm ve endüstri 4.0 kapsamındaki (loT- Nesnelerin İnterneti) ve bu sistemlere bağlı cihazların sayısındaki artışla birlikte, 2020 yılında 200 milyar cihazın internete bağlı olacağı ve siber saldırı riskinin de bu gelişmelere bağlı olarak artacağı düşünülüyordu. Günümüzde ise bu oranın katlanarak artış gösterdiğini tahmin etmek güç değil.

Araştırma raporlarında yer alan veriler durumun ne kadar korkutucu olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. 2020 yılında yapılan bir araştırma raporunda her 39 saniyede bir saldırı gerçekleştirildiği ve 44 adet kişisel verinin ele geçirildiği bulgusu yer aldı. Ayrıca neredeyse tüm sektörlerde yaşanan hızlı dijital dönüşüm sürecinin ardından çok daha fazla sayıda personel mobil çalışan konumunda yer almaya başladı. Böylece gerçekleşen etkileşimlerin hepsi daha dijital hâle gelmiş durumda ve siber güvenlik tehditleri de kurumlar için çok daha fazla risk anlamı taşıyor. Bu konuyu biraz daha detaylı anlatmak gerekirse; artık dünya genelinde birçok kurum ya da kuruluş personellerini video konferansla iş birliği sunan altyapı ve bulut hizmetlerini kullanmaya yönlendirdi. Ancak bu durum firmaların, çalışanlarının böyle bir çalışma sürecinde kullandıkları elektronik cihazları; veri hırsızlığı, dışarıdan müdahale ya da hacklenme gibi siber saldırılara karşı da koruyucu önlem alması zorunluluğunu doğurdu.

Son dönemlerde siber güvenlik ile ilgili en çok sözü edilen konulardan bir diğeri ise bulut güvenliğidir. Günümüzde artık birçok dosya dijital mecralarda ya da bulutta tutulmaya başladı. Durum böyle olunca o verilerin de güvenliğini sağlamak ayrı bir önem taşıyor. Bu da beraberinde mobil güvenlik konusunu gündeme getirdi. Kısaca özetlemek gerekirse; siber güvenlik artık teknoloji ihtiyacı kadar önemli bir hâl aldı. Siber güvenlik önlemleri almak; kişileri korur, web sitelerinin çökmesini engeller, şirketlerin güvenliğini sağlar, casus yazılımlara karşı korur, üretkenliği ve verimliliği de güvence altına alır. 

Siber Güvenlik Ne İşe Yarar?

Bir siber saldırısı anında istenmeyen bir durumla karşı karşıya kalmamak için devreye giren bir aktör görevi üstlenir.

  • Kişisel, kurumsal varlıklara ve hassas verilere izinsiz erişimin önünü keser.
  • Siber suçluların hedefinde olmasalar dahi kişi ve işletmelere güvenli bir işleyiş ortamı yaratır.
  • Kişisel düzeyde, kullanıcıların kişisel varlıklarını ve bilgilerini güvende tutmasına yardımcı olur.
  • Kurumsal düzeyde ise; bilgileri, ticari gizlilikleri, bilgisayar ve ağ sistemlerini yetkisiz erişime ve hasara karşı güvende tutmayı amaçlar.

Siber Güvenlik Cihazları Nasıl Çalışır?

Siber güvenlik cihazları, bir işletmenin üzerinde çalıştığı bütün ağ, program ve bilgisayarları kapsar ve çok katmanlı güvenlik sağlayacak şekilde tasarlanır. Olası herhangi bir saldırı karşısında bütünleşik bir savunma kalkanı oluşturmak için; işin, süreçlerin, çalışanların ve teknolojinin uyumlu işleyecek şekilde tasarlanması önemlidir. Güçlü özelliklere sahip siber güvenlik cihazları, bir hacker ya da kötü niyetli yazılım kodu tarafından istismara uğramadan sistemdeki zafiyetleri ya da güvenlik açıklarını fark eder ve analiz edip çözer.

Siber Tehdit Türleri Nelerdir?

Günümüz ileri teknoloji koşullarında siber saldırı tehditleri klasik "virüs bulaşması" anlayışından çok daha karmaşık bir yapı kazanmıştır. Üstelik amaç da artık bir bilgisayarı bozmaktan çok daha fazlasıdır. Saldırının hedefinde de yalnızca bilgisayarlar değil, akıllı mobil cihazlar da yer almaktadır.

Virüs

Donanımsal veya yazılımsal olarak cihazlara hasar vermek için tasarlanmış ufak ve sinsi yazılım kodlarının adıdır. Bir kurumun sadece bir cihazına yerleştirilmiş virüs, şirket içindeki bütün bilgisayar ve ağlara oldukça hızlı bir şekilde bulaşıp yerleşebilir.

Malware/Trojan/Spyware

Malware, Trojan, Spyware cihazları ele geçirmek amacıyla tasarlanmış yazılımlardır. Hackerlar, bu yazılım programları sayesinde ele geçirdikleri bilgisayarlara uzaktan yeni programlar da kurabilirler. Böylece hayaletleştirdikleri cihazlarla farklı bilgisayar ağlarına saldırabilir; resmi kurum ve kuruluşlara ya da banka sistemlerine sızabilirler. Daha da ötesi ele geçirilen web sitesi üzerinden yasa dışı örgüt ya da terör propagandası dahi yapma imkânı yakalayabilirler. Böyle bir saldırının gerçekleşmesi durumunda yasal olarak sorumlu tutulan taraf tamamen ele geçirilen cihazın sahibi ya da kurumdur. Saldırganlar, sızılan cihazda yer alan banka kartı ve kredi kartı bilgileri, internet sitesi hesap bilgilerini de ele geçirebilir ve maddi kazanç sağlamak için bu verileri kullanabilir.

Ransomware

Ransomware, virüse çok benzeyen bir yazılımdır. Bu yazılımın amacı cihaza zarar vermek değildir. Bunun yerine, hassas bilgilerin yer aldığı dosyaları uçtan uça şifreleyip kullanılamayacak duruma sokmak ve yerleştirdikleri bu mekanizmayı kaldırmak için de oldukça yüklü miktarda kazanç talep etmektir. Benzeri bir saldırı çok yakın zaman önce PTT Kargo tarafından gönderilmiş gibi gözüken bir mail aracılığıyla gerçekleştirildi. Ülkemizde birçok kişinin de bu durumdan olumsuz etkilenmesine neden oldu.

Kimlik Hırsızlığı

Ele geçirilen cihazda yer alan mail bilgileri ya da sosyal medya hesapları kullanılarak kullanıcıların yakın çevresi, iş yaptıkları kişiler ya da müşterileri zor duruma düşürülebilir.

DDOS Saldırıları

Bazen bir web sitesinin, bazen bir sunucunun bazense bir bilgisayarın çalışamaz duruma gelmesi DDoS saldırılarınınamacıdır. Bu saldırılara örnek vermek gerekirse bir web sitesine aşırı trafik gönderilmesi gibi durumlar verilebilir. Eğer bir güvenlik duvarına yoğun bir şekilde yük binerse sistem durma noktasına gelir. Sonuç olarak da sistem yöneticisi belki de güvenlik duvarını geçici bir süre devre dışı bırakabilir. Bu saldırıyı gerçekleştirenlerin de istedikleri tam olarak böyle bir durum yaratmaktır.

Phishing

En basit tabirle ''mış gibi'' yapmaktır ve "oltalama saldırısı" diye de bilinir. Bir bankadan geliyormuş gibi görünen mailler ya da sosyal medya hesaplarının şifresinin değiştirilmesi gerektiğini söyleyen uyarı görünümlü mailer bu saldırı türüne en iyi örneklerdir. Asıl amaçlanan şifreleri ele geçirmektir.

Güçlü Bir Siber Güvenliğin Faydaları Nelerdir?

Siber güvenlik uygulamalarının işletmeler için hem kısa vadede hem de uzun vadede oldukça önemli rol oynadığından söz etmiştik. Sağladığı bazı önemli faydaları özetlemek gerekirse;

  • Veri hırsızlığından koruması,
  • Ağlar için güvenlik kalkanı yaratması,
  • Kimlik avına, kötü niyetli yazılım kodlarına, fidye yazılım programlarına ve sosyal mühendisliğe karşı engel oluşturması,
  • Geliştiriciler ve müşteriler açısından ürüne olan güveni artırması,
  • Gelişmiş bir mahremiyet ortamı sunması,
  • Önüne geçilmiş ve azaltılmış bilgisayar korsanlığı tehditleri,
  • Saldırı sonrasında tekrar eskiye dönebilme sürecinin hızlanması,
  • En son kullanıcılar için güvenlik sağlaması,
  • Daha iyi bir sistem performansı sunması gibi özellikleri siber güvenliğin en belirgin faydaları arasında yer alır.

Siber Güvenlik Türleri Nelerdir?

Siber güvenlik tehdit ve saldırıları, verilere illegal yollarla erişmeyi, çevrim içi işlemleri sekteye uğratmayı ya da hassas bilgilere hasar vermeyi amaçlayan olası kötü niyetli eylemlere karşılık gelir. Siber saldırı eylemlerinin pek çok aktörü olabilir. Bu aktörler arasında; hackerlar, kurumsal casuslar, düşman ulus devletler, suç örgütleri ya da memnuniyetsiz çalışanlar gibi kişi ve gruplar yer alabilir. Görüldüğü üzere olası bir saldırının kaynağında yer alan faktörlerin çeşitliliği oldukça fazlayken işletmelerin bu karmaşık sisteme ayak uydurmasından başka seçenekleri de yoktur.

Uygulama Güvenliği

Uygulama güvenliği, tüm uygulamaları olası saldırılara karşı güvende tutmayı amaçlayan süreçlerin, araçların ve uygulamaların sağlandığı prosedürdür. Bilgisayar korsanları; veri, fikri mülkiyet ve hassas nitelik taşıyan bilgileri ele geçirmek için kurumsal uygulamalardaki güvenlik zafiyetlerini bulmak ve kötü niyetle kullanmak için organize olur ve profesyonelleşirler. Bu yöntem, işletmelerin müşterileri, iş yaptıkları kişiler ve çalışanları da dâhil olacak şekilde iç ve dış paydaşlarca kullanılan her türlü uygulamayı yüksek güvenlikli tutmasına yardımcı olabilir.

Veri Güvenliği

Veri güvenliği, çevrim içi bilgileri yetkisiz erişime, hasara ve ele geçirilmeye karşı güvende tutmayı amaçlar. Depolama ve donanım cihazlarının fiziksel korunmasından yönetim ve erişim kontrollerine kadar bilgi güvenliğinin her yönünü içeren bir yöntemdir. Ayrıca yazılım programlarının mantıksal güvenliğini de sağlar. Bunun yanı sıra teknik güvenlik önlemlerinin kurumsal prosedürleri ve kurum politikalarını da içerir.

Ağ Güvenliği

Günlük yaşamın her anına yayılan internet kullanımını, siber suçluları daha motive ve aktif bir hâle getirdi. Bu durumun sonucunda ağ güvenliği iki ana görevi yerine getirmeyi amaçlamaktadır. Verileri yetki sahibi olmayan kişilerin saldırılarından korur. Aynı zamanda sadece ağın değil, kişisel cihazlarda saklanan verilerin de güvenliğinin sağlanmasına yardımcı olur.

Operasyon Güvenlik (OPSEC)

Operasyon güvenliği, bir araya getirildiğinde gerçek bilgilere sahip olabilmek için kullanılabilen hassas veri bilgilerinin ve süreçlerin teyit edilmesinin yanı sıra saklanmasını da kapsayan bir süreçtir. Operasyon güvenliği, istenmeyen kişileri dezavantajlı konuma çekerek ipuçlarının ya da değer sağlayabilecek verilerin tanımlanması ve saklanması esasına dayanır.

Bulut Güvenliği

Bulut güvenliği, bulut veri bilişim sistemlerinin korunması temeline dayanan bir siber güvenlik prosedürüdür. Çevrim içi merkezli altyapı, platform ya da uygulamalarda yer alan verilerin gizlenmesini ve korunmasını sağlar. Bu türden bir sistemde yer alan bilgilerin korunmasını sağlamak, bulut sağlayıcıların ve bunları kullanan bireysel kullanıcıların, küçük ve orta ölçekli şirketlerin inisiyatifindedir. Bulut sağlayıcılar, her an açık internet bağlantıları vasıtasıyla hizmetleri sunucularında barındırır. Kurum ve kuruluşlar, müşterilerinin kişisel verilerini saklı tutmak ve korumak için bu güvenlik yöntemlerinden destek alır. Yine de unutulmaması gereken husus bulut güvenliği kısmen de olsa kullanıcının elindedir. Tüm ihtiyaçları tespit ederek ve göz önünde bulundurarak hareket etmek etkin bir bulut güvenlik çözümü için oldukça kritiktir.

Uç Nokta (Endpoint) Güvenliği

Bilgisayar korsanları, yetkisi olmayan ağlara sızmak ve hassas verileri ele geçirmek için sürekli sinsi ve yeni yollar geliştirmeye devam ediyor. Şirket çalışanlarından faydalanmak da bu yöntemlerden biridir. Küçük ölçekli işletmeler, her ne kadar hedefte yer alamayacak kadar küçük olduklarını düşünseler de aslında durum bunun tam tersidir. Çünkü hackerlar, bu tarz işletmelerin yeterli siber güvenlik önlemine sahip olmadığı varsayımıyla özellikle onları hedef alır. Uç nokta güvenlik tekniği, uç nokta diye bilinen bilgisayarlar, sunucular ve akıllı mobil cihazlar gibi cihaz ve sistemleri; kötü niyetli yazılım kodlarından, siber suçlulardan ve kendi bünyelerinde çalışanlardan doğabilecek tehditlerden korumak için tasarlanan stratejik teknoloji mekanizmasıdır.

Kimlik ve Erişim Yönetimi (IAM)

Kurum ve kuruluşların çevrim içi kimlikleri yönetebilmesine ve hassas kurumsal verilere kullanıcı erişimini kontrol altında tutabilmesine olanak tanıyan bir süreç, politika ve teknolojik yöntemler bütününü kapsar. Kullanıcılara kimi belirli roller yükleyerek kurumsal verilere ve ağlara doğru erişim yetkisine sahip olmalarına imkân tanır. Kimlik ve erişim yönetimi (IAM), kullanıcı deneyimini ve siber güvenliği iyileştirir. Ayrıca mobil ya da uzaktan çalışmanın ve bulut sisteminin uygulanabilirliğine önemli ölçüde katkı sağlayıp artırır.

Ayrıcalıklı Erişim Yönetimi (PAM)

Ayrıcalıklı Erişim Yönetimi (PAM), hassas ve değerli varlıklara ayrıcalıklı erişimi güvence altına almayı amaçlar. Bunun yanı sıra bu kritik varlıkların denetlenmesine, yönetilmesine ve gözlenmesine yardımcı olan bir çözüm tekniği ifade eder. Ayrıcalıklı Erişim Yönetimi (PAM) çözümleri çoğunlukla işletme içinde ayrıcalıklı konumda bulunan kişilerin yani yöneticilerin kişisel hesap bilgilerini edinir ve bu verilerin ele geçirilme olasılığını en aza indirmek için ayrıcalıklı hesapların kullanımını izole eden bir kasaya yerleştirir. Olası bir saldırı anında sistem yöneticilerinin kimlik bilgilerini ele geçirmek için Ayrıcalıklı Erişim Yönetimi (PAM) sisteminin kasasını geçmek gerekir. Bu aşamada sistem farklı yöntemlerle şifre koruma, kimlik doğrulama ve veri maskeleme işlemlerini gerçekleştirebilir. Bunun dışında Ayrıcalıklı Erişim Yönetimi (PAM) çözümleri sayesinde bu işlemlerin bir çeşit günlüğü tutulur.

Ayrıcalıklı Erişim Yönetimi, ayrıcalıklı konumdaki kişilerin kimlik verilerinin merkezi bir kanaldan yönetilmesine olanak tanır ve yüksek düzeyde güçlü siber güvenlik sağlayabilir. Ayrıcalıklı Erişim Yönetimi siber güvenlik türlerinden yararlanan işletmeler, verilerine kimlerin eriştiğini ya da erişebileceğini denetleyebilir, tüm erişim hareketlerinin kaydını tutabilir ve beklenmedik risk içeren bir eylemi gözlemleyebilir.

İşletmenizin Siber Güvenliğini Nasıl Sağlayabilirsiniz?

Evden çalışmanın yeniden gündemde olduğu ve bir norm görüntüsü kazanmaya başladığı bir dönemde her ölçekten işletmenin siber güvenlik önlemleri alması artık bir zorunluluk olduğundan söz etmiştik. İşletmenizin siber güvenlik programlanmasının bütün bileşenlerinin bu tehditlere karşı farkındalık kazanmasını sağlamak kritik bir değer taşır. Çevrim içi varlığı zora sokacak, veri sızıntısına neden olacak her türlü olasılığa hazırlıklı olmak adına donanım ve yazılım odaklı tedbirler almak oldukça önemlidir.

Siz de işletmenizin mevcut bilgi ve bilişim ekosistemini kontrol altında tutarak, güvenlik zafiyetlerini tespit ederek işletmenizi siber güvenlik cihazları sayesinde siber tehditlere karşı güçlü bir konuma getirebilirsiniz. Bir saldırı anında işletmenizin güvenliğini artırmanıza olanak tanıyacak çeşitli siber güvenlik araçları tasarlanmıştır.

Berqnet SASE Platformu

Berqnet olarak işletmenizin dijital dünyada güvenliği için tamamıyla yerli ve milli kaynaklarla geliştirdiğimiz siber güvenlik ürünlerimizle hizmetinize sunuyoruz. Siber güvenlik teknolojileri alanında çok sayıda ürün sınıflandırması yer alıyor. Biz bu kategorilerden tespit ettiğimiz öncelikli alanlarda oldukça geniş kapsamlı iyileştirmeler yaparak ürünlerimizi tasarlıyor ve en ileri teknolojiyi kullanıyoruz.

2013 yılında başlayan teknoloji serüvenimiz, tamamen yerli AR-GE ekibi tarafından geliştirilen SASE ve firewall siber güvenlik cihazları ile sektörde yer aldığı pazarın ihtiyaçlarını ve beklentilerini yakından takip ederek kolay uygulanabilir, kararlı ve hızlı bir şekilde ilerlemeye devam ediyor.

Platformumuzda öne çıkan özellikler ise;

  • Sıfır güven ağ erişimi (ZTNA): Sıfır güven ağ erişim politikası, örtük güveni ortadan kaldırır. Böylece kullanıcı ve cihaz güvenilirliğini sürekli teste tabi tutarak riskleri azaltır.
  • Siber güvenlik ve ağ yönetiminin geldiği en son nokta (SASE): Ağ bağlantılarını ve güvenliği bir araya getiren bulut tabanlı bir tasarım mimarisidir. Modern işyerlerinin güvenli ağ ihtiyaçlarını karşılayacak çözümler üretmek adına özel tasarlanan cihaz, pek çok teknolojinin bir araya geldiği bütünleşik bir çözümdür.
  • Güvenli uzaktan erişim: Uzaktan çalışma sisteminin birçok sorunu da beraberinde getirdiğinin bilincindeyiz. Daha çok sayıda çalışan uzaktan çalıştığı ve uygulamalar buluta taşındığı için geleneksel VPN’ler denetim ve veri analizi sağlayamaz. Siber güvenlik cihazlarımızda, daha güvenli, kullanıcı dostu uzaktan erişim imkânı sunuyoruz.
  • Hibrit bulut ağı: Hem güvenli hem de ölçeklenebilir tek bir şirket ağı oluşturabilmek için şirket içi, özel ve genel ağlarınızı birbirine bağlayabilirsiniz.
  • Dinamik güvenlik duvarı: Hangi erişim ayrıcalıklarının gerekli olduğuna karar vermeniz yeterlidir. Gerisini semantik güvenlik duvarı yazılımı sizi yormadan halleder.
  • Al destekli güvenli web ağ geçidi: Web tabanlı riskleri, daha ağınıza ulaşmadan ortadan kaldırır. Yetki sahibi olmayan, kötü niyetli web sitelerine kullanıcı erişimini kolayca engeller. Böylece sizi siber saldırganların vereceği olası hasarlardan korur.

20 Haziran 2022
Hızlı Teklif Alın