> Blog > SASE > BT Operasyonlarını Sadeleştirmek ve Maliyetleri Azaltmak İçin SASE Neden Doğru Yaklaşım?

BT Operasyonlarını Sadeleştirmek ve Maliyetleri Azaltmak İçin SASE Neden Doğru Yaklaşım?

Günümüzde kurumlar, dijital dönüşüm süreçlerinde ağ ve güvenlik yapılarını yeniden tasarlarken ciddi operasyonel zorluklar yaşamaktadır. Secure Access Service Edge (SASE), bu süreçte BT operasyonlarını sadeleştirmek ve maliyetleri azaltmak için ortaya çıkan bütünleşik bir yaklaşımdır. SASE, ağ ve güvenlik yönetimini tek bir bulut tabanlı platformda birleştirerek, dağıtık yapıdaki kurumsal ağların yönetimini kolaylaştırmakta ve operasyonel verimliliği artırmaktadır. Hibrit çalışma modellerinin yaygınlaşması ve siber tehditlerin karmaşıklaşması, SASE’nin kurumlar için stratejik bir öncelik haline gelmesine neden olmuştur.

BT Operasyonları Neden Sadeleştirilmeli?

Günümüzde kurumsal BT departmanları, birbirinden bağımsız çalışan çok sayıda ağ ve güvenlik çözümünü yönetmek zorunda kalmaktadır. Her bir çözüm için ayrı yönetim konsolu, farklı lisanslama modelleri ve bakım süreçleri, BT ekiplerinin iş yükünü önemli ölçüde artırmaktadır. Bu karmaşık yapı, operasyonel hataların artmasına ve güvenlik politikalarının tutarsız uygulanmasına neden olmaktadır. Forrester’ın araştırmalarına göre, BT ekipleri zamanlarının yaklaşık %30’unu sadece farklı sistemler arasında geçiş yaparak ve uyumluluk sorunlarını çözerek harcamaktadır.

Uzaktan çalışma modellerinin yaygınlaşması, BT operasyonlarını daha da karmaşık hale getirmiştir. Geleneksel merkez-uç ağ modelleri, uzaktan çalışanların ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanmaktadır. VPN çözümleri, tüm trafiği merkeze yönlendirerek darboğazlar oluşturmakta ve kullanıcı deneyimini olumsuz etkilemektedir. BT ekipleri, farklı lokasyonlardaki kullanıcıların güvenli erişimini sağlamak için ek çözümler eklemekte, bu da yönetim karmaşıklığını artırmaktadır.

Siber güvenlik tehditleri giderek daha karmaşık hale gelirken, geleneksel güvenlik yaklaşımları yetersiz kalmaktadır. Kuruluşlar, farklı güvenlik katmanlarını (firewall, SWG, CASB, DLP gibi) ayrı ayrı yönetmek zorunda kaldıklarında, tutarlı politika uygulamak zorlaşmaktadır. Parçalı güvenlik yapıları, tehdit istihbaratının etkin kullanımını engellemekte ve siber saldırılara karşı tepki süresini uzatmaktadır.

BT altyapısının karmaşıklığı, yeni teknolojilere ve iş modellerine adaptasyonu da zorlaştırmaktadır. Mevcut parçalı yapılar, değişime hızlı yanıt vermeyi engellemekte ve inovasyon süreçlerini yavaşlatmaktadır. Özellikle bulut uygulamalarına geçiş sürecinde, geleneksel ağ ve güvenlik çözümleri uyumluluk sorunları yaratmakta ve bulutun sağladığı esneklik avantajlarından tam olarak yararlanılmasını engellemektedir.

BT Operasyonlarının Sadeleştirilmesi ve Maliyetlerin Azaltılmasında SASE’nin Önemi Nedir?

SASE (Secure Access Service Edge), Gartner tarafından 2019 yılında tanımlanan ve ağ ile güvenlik hizmetlerini tek bir bulut tabanlı platformda birleştiren bütünleşik bir yaklaşımdır. SASE, dağınık durumdaki ağ ve güvenlik çözümlerini tek bir mimari altında toplar. Bu sayede BT ekipleri, merkezi bir yönetim noktasından tüm ağ ve güvenlik operasyonlarını yönetebilmektedir. Tek bir politika motoru üzerinden tüm güvenlik katmanlarına tutarlı kurallar uygulanabilmekte, bu da güvenlik duruşunu güçlendirirken operasyonel karmaşıklığı azaltmaktadır.

SASE mimarisi, uygulamaları ve hizmetleri koruma altına almak için gereken çözümlerin sayısını azaltarak BT maliyetlerinden önemli tasarruf sağlar. Geleneksel yaklaşımda her güvenlik katmanı için ayrı donanım, lisans ve bakım maliyetleri söz konusuyken, SASE modelinde bu hizmetler bulut üzerinden abonelik modeliyle sunulmaktadır. 

SASE’nin bulut tabanlı yapısı, ölçeklenebilirlik açısından önemli avantajlar sunmaktadır. Kuruluşlar, ihtiyaçları doğrultusunda kapasite artırımını hızlıca gerçekleştirebilir ve sadece kullandıkları kadar ödeme yapabilirler. Geleneksel modelde, kapasite artırımı için yeni donanım yatırımları gerekirken, SASE modelinde bu süreç çok daha hızlı ve ekonomik şekilde gerçekleştirilmektedir.

SASE, uzaktan çalışma senaryolarında da önemli avantajlar sağlamaktadır. Geleneksel VPN çözümleri yerine SASE mimarisi kullanıcıları en yakın bulut erişim noktasına (PoP) yönlendirerek düşük gecikme süresi ve yüksek performans sağlar. Bu yaklaşım, kullanıcı deneyimini iyileştirirken, merkezi altyapı üzerindeki yükü de azaltmaktadır. Ayrıca, SASE’nin mikrosegmentasyon ve bağlamsal erişim kontrolleri sayesinde, uzaktan çalışanlar için güvenlik riski minimize edilmektedir.

Uzman Yorumu 
Kurumsal müşterilerimizle yaptığımız projelerde en sık karşılaştığımız konu, farklı üreticilerin çok sayıda güvenlik ürününü yönetmekten kaynaklanan operasyonel karmaşıklık. SASE yaklaşımı, bu dağınık yapıyı tek bir çatı altında toplayarak hem BT ekiplerinin iş yükünü azaltıyor hem de güvenlik duruşunu daha öngörülebilir hale getiriyor. Özellikle hibrit çalışma modeline geçen kurumlarda, kullanıcıların nerede olursa olsun tutarlı ve güvenli bir erişim deneyimi sunulması artık bir ihtiyaç değil, zorunluluk haline geldi.

SASE projelerinde gördüğümüz bir diğer önemli kazanım ise maliyet tarafında ortaya çıkıyor. Donanım yatırımlarının azalması, lisansların sadeleşmesi ve yönetim süreçlerinin merkezileşmesi sayesinde müşterilerimizin toplam sahip olma maliyetinde (TCO) gözle görülür bir iyileşme oluyor. Bununla birlikte, ZTNA ve bulut tabanlı güvenlik servisleri sayesinde hem performans hem de güvenlik alanında modern bir mimariye geçilmiş oluyor. Bu yönüyle SASE, sadece bugünün değil, önümüzdeki yılların ağ ve güvenlik stratejileri için de güçlü bir temel oluşturuyor.
Erdem Tutal – Satış Mühendisi

Sase Sase

BT Operasyonlarının Sadeleştirilmesinde ve Maliyetleri Azaltılmasında SASE’nin Farkları Nelerdir?

SASE’nin en önemli farklarından biri, sıfır güven (Zero Trust) prensibini mimarinin merkezine yerleştirmesidir. Geleneksel güvenlik yaklaşımlarında ağ perimetresi içindeki kullanıcı ve cihazlara güvenilirken, SASE her erişim talebini sıfırdan değerlendirir. Kullanıcı kimliği, cihaz durumu, konum ve saat gibi bağlamsal faktörleri dikkate alarak dinamik erişim politikaları uygular. Bu yaklaşım, güvenlik risklerini minimize ederken, BT ekiplerinin manuel müdahale ihtiyacını azaltarak operasyonel verimliliği artırır.

SASE, ağ optimizasyonu ve WAN yönetimi konusunda da önemli farklılıklar sunar. SD-WAN teknolojisini entegre eden SASE çözümleri, trafik önceliklendirme, WAN optimizasyonu ve birleştirilmiş omurga yapıları sunarak ağ performansını artırır. Uygulama bazlı yönlendirme sayesinde, kritik iş uygulamaları için optimum yol seçimi yapılabilmekte, bu da uygulama performansını iyileştirmektedir. Ayrıca, yapay zeka destekli operasyonlar (AIOps) sayesinde ağ sorunları otomatik olarak tespit edilip çözülebilmektedir.

SASE’nin diğer bir farkı, geniş ve dağıtık bir bulut altyapısına sahip olmasıdır. SASE sağlayıcıları, dünya genelinde çok sayıda erişim noktası (PoP) ile hizmet vermekte, bu sayede kullanıcılar nerede olursa olsun düşük gecikme süresi ile hizmetlere erişebilmektedir. Bu yapı, geleneksel çözümlerin aksine, tüm trafiğin merkeze yönlendirilmesi nedeniyle oluşan performans sorunlarını ortadan kaldırmaktadır.

SASE, güvenlik hizmetlerini birleştirerek tutarlı politika uygulanmasını sağlar. Firewall as a Service (FWaaS), Secure Web Gateway (SWG), Cloud Access Security Broker (CASB) ve Zero Trust Network Access (ZTNA) gibi güvenlik fonksiyonları tek bir platform üzerinden sunulduğunda, politika tutarsızlıkları ve güvenlik açıkları minimize edilir. Bu bütünleşik yaklaşım, güvenlik operasyonlarını basitleştirirken, tehdit algılama ve müdahale süreçlerini de hızlandırmaktadır.

BT Ekipleri SASE ile Hangi Operasyonel Yüklerden Kurtulur?

SASE mimarisi, BT ekiplerini donanım yönetimi yükünden büyük ölçüde kurtarmaktadır. Geleneksel yaklaşımda, farklı güvenlik çözümleri için ayrı donanımların kurulumu, bakımı ve yükseltilmesi gerekmektedir. SASE ile bu donanımlar bulut ortamına taşınarak, fiziksel altyapı yönetimi ihtiyacı minimize edilmektedir. Donanım arızaları, kapasite planlaması ve firmware güncellemeleri gibi rutin görevler, hizmet sağlayıcının sorumluluğuna geçmekte, bu da BT ekiplerinin stratejik projelere daha fazla zaman ayırmasını sağlamaktadır.

Politika yönetimi ve uygulaması, BT ekipleri için önemli bir operasyonel yüktür. Farklı güvenlik çözümleri arasında tutarlı politikalar oluşturmak ve uygulamak, karmaşık ve hata riski yüksek bir süreçtir. SASE, tüm güvenlik katmanlarını tek bir platformda birleştirerek, politika yönetimini merkezi hale getirir. Bu sayede BT ekipleri, tek bir noktadan tüm güvenlik politikalarını tanımlayabilir, uygulayabilir ve izleyebilir. Politika değişiklikleri otomatik olarak tüm güvenlik katmanlarına yayılabilmekte, bu da tutarlılığı artırırken hata riskini azaltmaktadır.

Uzak lokasyonlardaki altyapı yönetimi, BT ekipleri için ciddi bir operasyonel zorluktur. Şube ofislerinde ve uzak lokasyonlarda güvenlik çözümlerinin kurulumu ve yönetimi, hem zaman alıcı hem de maliyetlidir. SASE modelinde, uzak lokasyonlar basit SD-WAN cihazları ile merkezi SASE platformuna bağlanabilmekte, tüm güvenlik fonksiyonları bulut üzerinden sağlanmaktadır. Yeni bir şube açılışı veya taşınma durumunda, geleneksel modelde haftalar sürebilecek kurulum süreçleri, SASE ile saatler içinde tamamlanabilmektedir.

Güvenlik olaylarına müdahale süreçleri, BT ekiplerinin önemli zaman ayırdığı bir diğer alandır. SASE, tüm güvenlik katmanlarından gelen verileri tek bir platformda birleştirerek, tehdit algılama ve müdahale süreçlerini otomatikleştirir. Yapay zeka ve makine öğrenmesi algoritmaları, normal davranış modellerini öğrenerek anormal aktiviteleri tespit edebilmekte, bu da güvenlik olaylarına daha hızlı ve etkili müdahale imkanı sağlamaktadır.

SASE ile Uyumlu Çalışan Diğer BT Çözümleri Nelerdir?

Kimlik ve Erişim Yönetimi (IAM) çözümleri, SASE mimarisi ile uyumlu çalışan kritik bileşenlerdir. SASE’nin sıfır güven yaklaşımında, kullanıcı kimliği erişim kararlarının merkezinde yer almaktadır. IAM çözümleri, kullanıcı kimliklerinin doğrulanması, yetkilendirilmesi ve yönetilmesi için gerekli altyapıyı sağlar. Çok faktörlü kimlik doğrulama (MFA), tek oturum açma (SSO) ve kimlik federasyonu gibi IAM özellikleri, SASE ile entegre edilerek güvenliği artırırken kullanıcı deneyimini iyileştirir.

Uç Nokta Güvenlik çözümleri, SASE mimarisi ile sinerji oluşturan bir diğer teknoloji alanıdır. Uç nokta algılama ve müdahale (EDR), uç nokta koruma platformları (EPP) ve mobil cihaz yönetimi (MDM) çözümleri, cihaz güvenliğini sağlayarak SASE’nin bağlamsal erişim kararları almasına yardımcı olur. Bu çözümler, cihaz sağlık durumu ve güvenlik posturü hakkında SASE platformuna veri sağlayarak, risk bazlı erişim politikalarının uygulanmasını mümkün kılar.

Güvenlik Orkestrasyon, Otomasyon ve Müdahale (SOAR) platformları, SASE mimarisi ile entegre çalışarak güvenlik operasyonlarını otomatikleştirir. SASE’nin farklı güvenlik katmanlarından topladığı veriler, SOAR platformları tarafından analiz edilerek otomatik müdahale süreçleri tetiklenebilir. Bu entegrasyon, güvenlik olaylarına müdahale süresini kısaltarak, BT ekiplerinin operasyonel yükünü azaltmaktadır.

 

Sıkça Sorulan Sorular

SASE maliyetleri gerçekten düşürür mü?

Evet, SASE maliyetleri gerçekten düşürür. SASE, ağ ve güvenlik fonksiyonlarını tek bir bulut tabanlı platformda birleştirerek, donanım yatırımlarını, bakım maliyetlerini ve operasyonel giderleri azaltır. Geleneksel yaklaşımda her güvenlik çözümü için ayrı donanım, lisans ve bakım maliyetleri söz konusuyken, SASE modelinde bu hizmetler bulut üzerinden abonelik modeliyle sunulmaktadır. Bu yapı, sermaye harcamalarını (CAPEX) operasyonel harcamalara (OPEX) dönüştürerek nakit akışı yönetimini kolaylaştırır ve toplam sahip olma maliyetini (TCO) optimize eder.

SASE ayrıca, operasyonel verimliliği artırarak dolaylı maliyet tasarrufu sağlar. BT ekiplerinin farklı sistemleri yönetmek için harcadığı zaman azalır, güvenlik olaylarına müdahale süreçleri hızlanır ve otomatikleşir. Uzak lokasyonlardaki basitleştirilmiş altyapı sayesinde, saha ziyaretleri ve uzak destek maliyetleri minimize edilir.

SASE BT operasyonlarını nasıl sadeleştirir?

SASE, BT operasyonlarını öncelikle merkezi yönetim imkanı sunarak sadeleştirir. Dağınık durumdaki ağ ve güvenlik çözümlerini tek bir platform altında birleştirerek, BT ekiplerinin farklı konsollar arasında geçiş yapma ihtiyacını ortadan kaldırır. Tüm güvenlik ve ağ fonksiyonları için tutarlı politikalar tek bir noktadan tanımlanabilir, uygulanabilir ve izlenebilir.

SASE, donanım yönetimi yükünü bulut sağlayıcısına devrederek BT operasyonlarını basitleştirir. Uzak lokasyonlarda basit SD-WAN cihazları kullanılarak karmaşık güvenlik altyapısı ihtiyacı ortadan kalkar, bu da şube ofislerindeki BT operasyonlarını önemli ölçüde sadeleştirir. Ayrıca, SASE’nin otomatikleştirilmiş tehdit algılama ve müdahale yetenekleri, güvenlik operasyonlarını basitleştirirken, BT ekiplerinin stratejik projelere daha fazla zaman ayırmasını sağlar.

Kaynakça

En çok okunanlar


Size En Uygun Berqnet Çözümüyle Tanışın

Berqnet Firewall ve SASE Platformu

Teklif Al
İş Ortağı Olun

Size En Uygun Berqnet Çözümüyle Tanışın

Berqnet Firewall ve SASE Platformu

Teklif Al
İş Ortağı Olun